CAM (Kim)
ilk defa takriben 2000 yıl önce yapılmış olan cam, soğukta sert, kolay kırılır ve saydam olup, yüksek sıcaklıkta yumuşayıp eriyen bir maddedir.
Cam ile ilgili başlıklar:
CAM NASIL YAPILIR
Categories: C
0 Comments
window.google_render_ad();
Cam yapılmasında ilk basamak cam hamurunun hazırlanmasıdır. Bunun için elde etmek istediğimiz cam . türüne göre gerekli ham (ilkel) maddeler uygun oranda karıştırılır, fırınlarda beraberce ergitilir. Günlük yaşantımızda en çok kullanılan şişe ve pencere camının hammaddeleri kum (silisyum dioksit=SiQ2), kireç taşı (kalsiyum karbonat = CaCO3), soda (sodyum karbonat = Na2CO3)’dır. Bunların belirli miktarları karıştırılarak harman yapılır.
Bu harmana yine belirli miktarlarda eski, kırık cam parçaları katılır. Bütün karışım 1400°C’ye kadar ısıtı-lırsa kum ve soda birleşerek sodyum silikat,kum ve kireçtaşı birleşerek kalsiyum silikat yapar.
Sodyum ve kalsiyum silikat karışımı olan akışkan, homojen bu karışı-ma”CAM HAMURU’denir. Modern cam endüstrisinde 50-100 ton cam alan tekne fırınlar kullanılır.
Cam yapılmasında ikinci basamak cam hamurunun şekillendirilmesi yani, camın işlenmesidir. Eskiden ağızla üfleyerek cam hamuruna şekil verilirdi. Bunun için takriben 1,5 metre uzunluğunda demir borular kullanılırdı.Bu boruların ucuna alınan cam hamuru, zaman zaman ısıtılarak üflenir ve şişirilir, kalıplara konarak son şekli verilirdi.
Zamanımızda üfleme ve kalıplama işi saatte 2-3 bin şişe çıkaran otomatik makinelerde yapılır. Camı şişirmek için nefes yerine basınçlı hava kullanılmaktadır. Pencere ve vitrin camı, cam çekme makinelerinde yapılır. Cama şekil verdikten sonra çok yavaş ve dikkatli bir şekilde soğutmak lazımdır. Aksi takdirde çabuk kırılır ve iyi özellikte olmaz. Bunun için cam eşya “lehr” denilen uzun ve dar kanallardan yavaş yavaş geçirilerek soğutulur. Yavaş^ve kontrollü olan bu soğutma işlemine tavalama “denir. Türkiye’de ilk cam fabrikası 1934′de İstanbul Paşabahçe’de kurulmuştur.
-->
Nis26
CAM ÇEŞİTLERİ
Categories: C
0 Comments
CAM ÇEŞİTLERİ :ADİ CAM;Kum,soda ve kireç taşı ilkel maddelerinden elde edilir. Kolay yumuşar, şişe pencere camı gibi ucuz cam eşya yapımında kullanılır. Soda camı da denir. İlkel maddelerin içinde az oranda demir oksit bulunursa camın rengi yeşil olur.KRİSTAL CAMI; Silis içinde erimiş potasyum silikat ve kurşun silikat karışımıdır. Yontulup, işlenebilir. Değerli kristal eşya prizma, mercek yapımında kullanılır.PYREX (Pireks) CAMI: Kimyasal reaksiyonlara ve kırılmaya karşı çok dayanıklıdır. Genleşme katsayısı küçük olduğundan sıcaklık değişmelerinden etkilenmez. Ateşe dayanıklı mutfak ve laboratuvar eşyası yapımında kullanılır. Bu camda silisyum dioksit oranı yüzde 80′e ulaşır.RENKLİ VE BUZLU CAMLAR;Renkli camlar, cam hamuruna az miktarda renk verici metal oksit veya element konarak elde edilir.Örneğin, demir oksit yeşil, kobalt, oksit mavi, ince dağılmış altın kırmızı, gümüş bileşikleri sarı, bakır oksit mavi- yeşil renk verir. Buzlu cam yapmak için cam hamuru içine kalsiyum fluorürveyakemik külü gibi saydam olmayan beyaz maddeler karıştırılır.EMNİYET CAMI: Bileşim itibariyle ayna camının aynıdır. Fakat yapılırken ısı ve basınç etkisiyle iki cam levha selüloit bir tabaka ile birbirine sıkıca bağlanır. Esnek olan selüloit kırılma anında cam parçalarını tutarak etrafa gelişigüzel dağılmasını önler. Otomobil parçaları bu camlardan yapılır.
-->
Nis26
CAM PAMUĞU
Categories: C
0 Comments
CAM PAMUĞU (Kim.)
Cam eritilerek iplik haline getirilir, ipek ve pamuk lifine benzer. Cam pamuğundan, asit ve alkali çözeltileri süzmede istifade edilir. Ayrıca fehling, collodien, albumin ve gümüşnitrat çözeltilerini süzmede kullanılır. Uzunluğu 5 cm veya daha küçüktür. Elle tutulmamalıdır batar.
-->
Nis26
CANSIZ
Categories: C
0 Comments
CANSIZ (biy):Canlılığını kaybetme halidir. Beslenemeyen, üreyemeyen, büyüye-meyen hareketsiz, kalıtım özelliği olmayan yarlıkların tümüne cansızlar denir. Örneğin; masa., dolap, taş, lamba.elbisegibi eşyalar ve maddeler cansızlar grubuna girer.
-->
Nis26
CEVHER
Categories: C
0 Comments
CEVHER(kim):Tabiatta bulunan ve kendisindenekonomik olarak (kâr sağlanan) metallerin elde edildiği doğal cisimlere metal filizi veya cevher denir. Demir cevheri, kükürt cevheri, bakır cevheri gibi.Cevher içerisindeki elementlerden herhangi biri kâr getirecek oranda olmalıdır. Örneğin, demir filizin-deki demir miktarı yüzde 50 ‘den aşağı olmamalıdır. Aksi takdirde ucuza malolmaz. Genellikle cevherler (filizler) sülfat, oksit sülfür, karbonat, silikat ve çift tuzlar halinde bulunur.
-->
Nis26
CEVHERLERDEN METALLER NASIL ELDE EDİLİR?
Categories: C
0 Comments
CEVHERLERDEN METALLER NASIL ELDE EDİLİR?Cevherlerden metallerin nasıl elde edileceği metallerin tabiatta bulunuş haline ve özelliğine bağlıdır.Sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum, alüminyum gibi aktif metaller ancak elektrik enerjisi ile bileşiklerinden açığa çıkarılabilir. Uygulanan yönteme elektroliz denir.Çok aktif olmayan demir, çinko ka lay gibi metaller karbon veya karbon monoksitle indirgenerek bileşiklerinden açığa çıkarılırlar. Oksitler kolay indirgenirler. Bu nedenle karbonatlar ısıtılır, sülfütler hava akımı içinde kızdırılarak oksitlere çevrilir. Bu işlemlere kavurma işlemi denir.
-->
Nis26
CEVİZ AĞACI
Categories: C
0 Comments
CEVİZ AĞACI (Biy)Vatanı İç Anadolu olup yurdumuzda, Akdeniz, ülkeleri ve Avrupa’da çok’yetiştirilen yüksekliği 18- 25 metreye vara’n ağaçlardır. Gövdeleri de iridir. Ağaçtopju olarak yeşil kü remsi şekildedir. Killi ve kireçli top rakları seven ceviz ılıman iklim bit kişidir.Yaprakları gövde üzerinde sarmal şekilde olup tüy bulundurmaz. Yaprak uca” doğru hafifçe sivrilen uzunca oval, tam kenarlı vehoş kokuludur. Dallar üzerinde daima 5,7,9 gibi tek sayıda yaprak vardır:Ceviz ağaçları tek evcikli olup erkek ve dişi çiçekler aynı ağaç üzerinde fakat ayrı ayrı dallarda bulunur. Her çiçekte tek bir cins üreme organı vardır. Erkek çiçekler bir önceki senenin dalları üzerinde yeşilimsi aşağı sarkık seki İde çok çiçekli salkım durumundadırlar. Dişi çiçekler ise o senenin dalları ucunda tek veya iki üçü birarada küçük kümeler halinde bulunurlar. Ceviz çiçeklerinin tozlaşması rüzgar yardımı ile olur. Nisan ve Mayıs ayında çiçeklenir.Meyvaları hemen hemen yuvarlak şekilde olup dışında yemiş kabuğu denilen yeşil renkli bir kabuk taşır.Bu kabuk yapı olarak etli ve tanen adlı boya maddesince zengindir. Kabuğun altında iç kabuk veya meyva içi denilen sert bir kabuk vardır. Cevizin yediğimiz kısmı ise yağ bakımından çok zengin olan tohumdur. (Çekirdek de denir.)Cevizin meyvaları Eylül- Ekim aylarında toplanır. Olgun cevizler ağaçtan koparıldıktan sonra bir süre güneşte bırakılır. Bu sırada cevizlerin yeşil kabukları kurur ve altındaki asıl sert olan kabuk ortaya çıkar. Daha sonra bu kabuk kırılıp asıl yediğimiz tohum kısmı ortaya çıkarılır.Ceviz ağacından tıpta ve mobil-f yacılıkta istifade edilir. Tıpta hoş kokulu yaprakları kuvvet verici, kan temizleyici, kabızlık giderici, olarak içten kullanılır. Yine banyo amacı ile]
Kuzey ve Orta Afrika’da Arabistan’da yaşarlar. Ceylanlar memeli hayvanlardan olup dört memeleri vardır. Ergin ceylanların ağırlıkları 50- 75 kilogram kadar olabilir.
-->
Nis26
CIRCIR BÖCEĞİ
Categories: C
0 Comments
CIRCIR BÖCEĞİ (Biy)Boyları 2,5 santim kadar olabilen, kazıcı küçük böceklerdir. Cırcır böceğigiller familyasının örnek tipidir. Genellikle siyah parlak renkli olup üst kısmında turuncumsu sarı bir leke vardır. Genellikle bütün Avrupa’da yaygındırlar. Sıcak, karanlık yerlerde yaşarlar. Gündüzleri toprakta oydukları yerlere saklanırlar. Hava karardığı zaman ortaya çıkar ve besin ararlar. Hayvansal ve bitkisel besinlerle beslenirler. Kırlarda yaşayanları yaprak ve taze sürgünleri çok sever.Cırcır böceklerinde arka ayaklarının üst kemiklerinde gelişmiş ses çıkarma organları vardır. Kanatları büyük olmakla birlikte ön kanatları küçüktür. Antenleri uzun kıl şeklindedir. Başları kalın ve serttir. Dişilerinde düz bir yumurtlama borusu vardır.Cırcır böcekleri yaz gecelerinde kırlarda seslerini çok duyduğumuz böceklerdir. Tanıdığımız bu böcek siyah parlak renkli olanıdır.Bunun dışında özellikle İtalya’da yaygın olarak bulunan boyu bir santim kadar olan güzel sesli yeşil cırcır böceği vardır. Antenleri incecik ve oldukça uzundur. Ömürleri çok kısadır i Ikbaharda doğar sonbaharda ölürler.İnsan vücudunda akciğer ve karaciğer olarak farklı görev yapan organlardır. (Bk Akciğer ve Karaciğer)deri çatlaklarını gidermek ve gargara ^aparakboğazıntemizlenmesiiçin dıştan kullanılır. Gerek yaprakları gerekse yeşil kabuğu boya maddesi olarak kozmetik sanayinde, mobilyacılıkta kullanılır. Tohumlardan elde edilen ceviz yağı da önemli bir besin kaynağıdır.
-->
Nis26
CEYLAN
Categories: C
0 Comments
CEYLAN (Biy)
Antiloplar (Gazal) familyasından olan güzel gözlü, hızlı koşabilen, narin yapılı hayvanlardır. Geyiklerden’ biraz daha ufaktır. Batı Asya stepleri, Kuzey ve Orta Afrika’da Arabistan’da yaşarlar. Ceylanlar memeli hayvanlardan olup dört memeleri vardır. Ergin ceylanların ağırlıkları 50- 75 kilogram kadar olabilir.
-->
Nis28
CİSİM
Categories: C
0 Comments
CİSİM (Kim)Maddenin şekil almış haline cisim denir. Örneğin, alüminyum maddedir. Fakat alüminyum tencere bir cisimdir. Çünkü alüminyumun şekil almış halidir. Kimya cisimlerle ilgilenmez. Çünkü, kimyanın konusu maddenin şekli değildir. Kimya maddenin yapımını, özelliklerini birbirlerine etkilerini inceler.
-->
Nis28
CİVA
Categories: C
0 Comments
Cİ VA (Kim)Sembolü Hg, değerleri +1, +2 atom numarası 80, atom ağırlığı 200,6 sıvı halde yoğunluğu 13,6 gr./cm3katı halde yoğunluğu 14,2 gr/cm3, ergime noktası -39°C,kaynama noktası 357°C dir. Genleşme katsayısı büyüktür. Adi sıcaklıkta sıvı olan tek metaldir. Gümüş beyazı renkte ve parlaktır. Cıvaya serbest halde ve gümüş, altın malgaması şeklinde pek az rastlanır.En önemli civa filizi HgS zencefredir. Bu filiz hava akımında kavrulursa doğrudan doğruya civa buharı ele geçer. Yeryüzünde en zengin civa yatakları İspanya, İtalya, ABD (Kaliforniya), topraklarındadır.
-->
Nis28
CİVCİV
Categories: C
0 Comments
CİVCİV(Biy)Yumurtadan yeni çıkmış kümes hayvanlarıdır. Yumurta hücresi döllendikten sonrayumurtlanır. Civcivin meydana gelmesi için tavuklarda 21, hindilerde 26-28 kazlarda 28-33 ördeklerde de 28-29 gün hayvanın yumurtalar üzerinde kuluçkaya yatması gerekir. Yumurta oluşumu tamamlandıktan sonra civciv gagası yardımı ile yumurtayı çatlatır ve çıkar,
-->
Nis28
COULOMB
Categories: C
0 Comments
COULOMB (Fiz)Elektrik miktarı birimidir. Elektrik miktarı birimi olan coulomb (ku-lon)’u tarif edelim: Gümüşlü voltametrede katot üzerinde 0,001118 gr.. gümüş biriktiren (açığa çıkaran) elektrik miktarı 1 coulombdur. Yani;Coulombun tarifini yaptığımız, gümüşlü voltametrede, gümüş nitrat, elektrolit olarak (çözelti, akım geçiren sıvı) kullanılır. Anod olarak gümüş çubuk, katot olarak platin kullanılır. (Üretecin ( + ) kutbu gümüşe, (-) kutbu platine bağlanır.) Akım geçirildikten sonra, yani platin kapsülün (kab) içyüzüne gümüş biriktikten sonra tartılır. İlk ağırlık ile arasındaki fark alınırsa, toplanan gümüş kütlesi bulunur.Elektrik miktarı (coulomb)=Akım şiddeti (ampere)xZaman (Bk . Amper)
-->
Nis29
CÜRÜM
Categories: C
0 Comments
CÜRÜM E (Kim)Organik maddelere bakteriler, mantarlar çeşitli sebeplerle dadanırlar, özellikle et, balık, yumurta, deri gibi organik maddeleri ayrıştırırlarAyrıştır-ma sonunda NH, HS gibi pis kokulu gazlar çıkar. Bu olaya kokma denir. Koku veren maddeler havada yavaş yavaş oksitlenir. Kokusuz maddelere dönüşürler. Buna çürüme denir. Çürüme bir yavaş yanmadır.gamdır. Dalak, diyaframın altında, midemizin arkasında ve karnımızın sol üst kısmında yeralır. Dokuzuncu ve onbirinci kaburga kemikleri hiza-sındadır.Dalak, içinde toplardamarların yeraldığı kırmızı doku ile atardamarların bulunduğu beyazdokudan yapılmıştır. Kandamarları dalağa hilus bölgesinden girip çıkarlar. Dolaşımda dalak mekanik düzenleyici rol oynar.Yapısında bulunan kan depolamaya /arayan bölmecikler sindirim sırasında şişerler ve dalağın hacmi artar.Sindirim bittikten sonra yine eski halini alır. Dalak kasıldığı zaman kana bol miktarda alyuvar gönderir. Ancak bu durum insanlar için geçerli değildir, insanlarda normal alyuvarların depolanması dalakta olmaz. Normal olmayan alyuvarlar burada tutulur ve sonra tahrip edilirler. Kedi, köpek gibi hayvanlarda dalak alyuvar deposu olarak görev yapar.Dalakta kandamarlarının yanısıra lenf yumrularında bulunan lenfoid dokular da yeralır. Bu sebeple kan yapıcı özelliği de vardır. Ayrıca dalakta yaşlanmış kan hücreleri de tahrip edilir.Bütün bunlara rağmen dalak vücu-~ dumuz için daima gerekli bir organ değildir. Bazı hastalıkların tedavisi için dalağın çıkarılması gerekebilir.Bu durumdaki insanlarda-hiçbir bozukluk görülmez.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder